Her yıl mart ayının ikinci perşembesi “Dünya Böbrek Günü” olarak kutlanırken, bu yıl da Böbrekleriniz İyi mi? Erken Tespit Edin, Böbrek Sağlığınızı Koruyun” temasıyla tüm dünyada ve üşkemizde 13 Mart 2025’te kutlanacaktır.
Bu küresel kampanya ile böbrek hastalığını önlemede ve ilerlemesinin engellenmesinde erken teşhisin ve müdahalenin önemi vurgulanacaktır.
Kronik böbrek hastalığı (KBH) başta olmak üzere böbrek hastalıkları, fark edilmeden ilerleyebilen sessiz tehditlerdir.
Bu yılın odak noktası, özellikle yüksek risk altındaki bireyler için böbrek problemlerinin erken tespitinin hayati önem taşıdığı, erken teşhisin sonuçları önemli ölçüde iyileştirebileceği konusunda farkındalık yaratmaktır.

Böbrek Hastalığının Küresel Etkisi

Kronik böbrek hastalığı dünya genelinde önemli bir halk sağlığı sorunudur. Küresel olarak yaklaşık 850 milyon kişinin bir tür böbrek hastalığına sahip olduğu tahmin edilmektedir. Sağlık bakanlığının kronik hastalıklar için yaptığı tarama çalışması  ülkemizde her 7 kişiden 1’inin böbrek hastasıoplduğunu göstermiştir. Böbrek hastalıkları erken teşhis edilip tedavi edilmezse, kronik böbrek yetmezliğine ilerleyebilir ve kalp hastalığı, yüksek tansiyon hatta erken ölüm gibi ciddi komplikasyonlara yol açabilir.
2040 yılına kadar KBH’nin, yaşam süresinden kaybedilen yıllar açısından beşinci en büyük neden olacağı öngörülmektedir. Bu da böbrek sağlığının küresel düzeyde ele alınması gerekliliğini ortaya koymaktadır.

Dünya Böbrek Günü 2025 Teması: “Böbrekleriniz İyi mi? Erken Tespit Edin, Böbrek Sağlığınızı Koruyun”

Dünya Böbrek Günü 2025’in teması, böbrek hastalıklarını önlemede ve komplikasyonları azaltmada erken teşhisin önemini vurgulamaktadır.
Böbrek hastalıkları genellikle belirti göstermeden geliştiği için, özellikle diyabet, hipertansiyon veya ailede böbrek hastalığı öyküsü bulunan yüksek riskli bireyler için düzenli taramalar hayati öneme sahiptir. Bu tema, insanların böbrek sağlıklarını korumak için sağlıklı alışkanlıklar edinmelerini, düzenli sağlık kontrollerinden geçmelerini
ve zamanında tıbbi müdahale aramalarını teşvik etmeyi amaçlamaktadır. Farkındalığı, eğitimi ve erken teşhisi teşvik ederek böbrek hastalığının küresel yükünü azaltmayı, proaktif önleme ve bakım yoluyla sağlık sonuçlarını iyileştirmeyi hedflemektedir.

Kimler Risk Altında?

Bazı gruplar, böbrek hastalığı geliştirme açısından daha yüksek risk altındadır. Bu risk faktörlerini anlamak, böbrek hasarını önlemede ve yüksek riskli bireylerin gerekli taramalardan geçmesini sağlamada kritik öneme sahiptir.

Böbrek hastalığı için ana risk faktörleri şunlardır:

  • Diyabet – Yüksek kan şekeri zamanla böbreklere zarar vererek KBH’ye yol açabilir.
  • Hipertansiyon (Yüksek Tansiyon) – Kontrolsüz yüksek tansiyon, böbreklerdeki kan damarlarına zarar vererek işlevlerini bozabilir.
  • Kardiyovasküler Hastalıklar – Kalp hastalığı ve böbrek hastalığı genellikle birbiriyle bağlantılıdır; birindeki sorun diğerini de etkileyebilir.
  • Obezite – Aşırı kilo, hem diyabet hem de hipertansiyon riskini artırarak böbrek hasarına yol açabilir.
  • Ailede Böbrek Hastalığı Geçmişi – Ailede böbrek hastalığı öyküsü, KBH gelişme olasılığını artırır.

Erken Teşhisin Önemi

Dünya Böbrek Günü 2025’in en önemli mesajlarından biri erken teşhisin önemidir. Böbrek hastalığı için rutin testler basit, uygun maliyetli ve hayat kurtarıcı olabilir. Böbrek hastalığı açısından yüksek risk taşıyan kişiler için düzenli kontroller, hastalığın ilerlemesini önleyebilir.

Önerilen testler şunlardır:

  • Kan Basıncı Ölçümü – Yüksek tansiyon böbrek hastalığının önemli bir risk faktörüdür.
  • Vücut Kitle İndeksi (BMI) – Obeziteyle ilişkili böbrek hastalığı riskini değerlendirmek için kullanılır.
  • İdrar Testleri – Albümin (albüminüri) testi, böbrek hasarının güvenilir bir göstergesidir.
  • Kan Testleri – Glikozile Hemoglobin (HbA1c) veya Kan Şekeri Testleri – Diyabet riskini değerlendirmek ve serum kreatinin düzeyi böbrek fonksiyonunu tahmin etmek için kullanılır.

Toplum olarakta bizlerde böbrek sağlığımızı korumak için dengeli beslenmeli, ideal kilomuza ulaşmalı, kan basıncımızı düzenli olarak kontrol etmeli, kan şekeri seviyelerimizi kontrol altına alıp sigara ve alkol gibi zararlı alışkanlıklardan kaçınıp ve yeterli su tüketmeye özen göstermeliyiz.

 

Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği Yönetim Kurulu (a)

Dr. Ahmet Behlül, MD

İç Hastalıkları ve Nefroloji Uzmanı